Vermek: İnsan Olmanın Özünde Saklı Bir Değer

Musa VATANSEVER

İnsanın doğasında, vermek, paylaşmak ve başkalarına faydalı olmak gibi güzel duygular vardır. Birine yardım ettiğinizde hissettiğiniz o iç huzur, başkası için küçük bir fedakarlık yaptığınızda yüzünüzde beliren o içten gülümseme, insanın fıtratındaki bu güzelliğin işaretleridir. Çünkü insan, başkalarını mutlu edince mutlu olan bir varlıktır. Ancak bu öz, ne yazık ki bazen unutturulur, bastırılır ya da değiştirilir. İnsanın fıtratını bozmak, insanlık için en büyük tehdittir.

Vermek ve Kendinden Vazgeçebilmek

Vermek, yalnızca bir şeyler sunmak değildir. Vermek, insanın iç dünyasındaki bencilliği kırdığı bir andır. Bu, kendinden feragat edebilmenin, kendi çıkarlarını bir kenara bırakıp bir başkasını düşünmenin zaferidir. İnsanın en büyük sınavı, elindekini başkasıyla paylaşabilme cesaretini gösterebilmesidir.

Kendinden vazgeçmek, kişinin kaybetmesi değil, insan olmanın en derin anlamına ulaşmasıdır. Bir başkasını güldürerek kendi mutluluğunu keşfetmek, başkası için bir fedakarlık yaparak kendi iç huzurunu bulmak, insanın yaratılışındaki en güzel duygulara dokunmaktır. Bu yüzden vermek, aslında insanın kendisiyle barışmasının ve içsel tatmine ulaşmasının bir yoludur.