Kategori: Rafet Ulutürk

BULTÜRK Derneği, Genel Başkanı

“BULTÜRK’ün Şehitleri: Yolumuzu Aydınlatan Değerlerimizi Unutmayalım”

Bismillâhirrahmanirrahîm. Bir toplumu ayakta tutan sadece binaları, etkinlikleri ya da projeleri değildir. Bir toplumun gerçek temelleri, o topluma ruh ve yön veren insanlar tarafından atılır. Bulgaristan Türkleri Kültür ve Hizmet Derneği (BULTÜRK) de bugünlere gelene kadar, birçok değerli insanın emeği, fikirleri ve yol göstericiliğiyle büyüdü. Ancak ne yazık ki bu

Devamı...

Zihinleri Sömürge Haline Getirmek: Türkiye’de Gönüllü Sömürünün Tehlikeleri

Rafet ULUTÜRK Günümüz dünyasında savaşlar, toprak parçaları ya da silahlı çatışmalarla değil, en çok zihinlerin ve fikirlerin kontrolüyle şekilleniyor. İnsanlar üzerinde kurulan en büyük baskı, fiziksel değil, zihinsel bir sömürge haline gelmiş durumda. Modern sömürgeciliğin temeli, bireylerin düşüncelerini ve değerlerini kontrol etmek, yönlendirmek ve manipüle etmektir. Ancak bu, dışarıdan dayatılan

Devamı...

En Büyük Kitap İnsandır, Bunu Unutmayınız

Rafet ULUTÜRK Kitaplar, insanlık tarihinin en değerli hazinelerindendir. Onlar, düşüncelerin, hayallerin, bilgilerin ve kültürlerin ölümsüzleşmesini sağlayan araçlardır. Ama şunu unutmamalıyız: En büyük kitap, yazılı olanlardan değil, canlı ve nefes alan varlıklardan çıkar. En büyük kitap insandır. Her birey, kendi iç yolculuğunu yazan, her gün bir parça daha şekillenen, derinlikli bir

Devamı...

Saçlarına Aklar Düşmüş Dediler…

Rafet ULUTÜRK Bir sabah uyandığında aynadaki yansımanda ilk kez fark edersin: bir beyaz tel, belki iki, belki de daha fazlası… O an gelir aklına, yaşanmışlıkların biriktirdiği sessiz tanıklar oldukları. Saçlarına aklar düşmüş dediler… Ama kim bilir, bu beyazlıklar hangi mücadelelerin, hangi gözyaşlarının ve hangi kahkahaların izlerini taşıyor? Her beyaz tel,

Devamı...

Kuvvetler Ayrılığı: Özgürlüğün Teminatı mı, Kaosun Kaynağı mı?

Rafet ULUTÜRK Demokratik devletlerin temel ilkelerinden biri olarak kabul edilen kuvvetler ayrılığı, yasama, yürütme ve yargının birbirinden bağımsız çalışmasını öngörür. Teoride, bu sistem halkın haklarını korumak ve yöneticilerin keyfi hareket etmesini engellemek için geliştirilmiştir. Ancak pratikte her ülkenin bu kavramı farklı yorumladığını görüyoruz. Batılı ülkelerde kuvvetler ayrılığı, devletin işleyişinde bir

Devamı...

Yeni Dünya Düzeninde Türkiye’nin Yükselişi

Rafet ULUTÜRK Dün İtalya, bugün Polonya… Avrupa’nın ve dünyanın önde gelen ülkeleri birer birer Türkiye’ye geliyor. Küresel dengeler değişirken, Türkiye bölgesinde ve ötesinde yeni bir düzenin kurucu aktörü haline geliyor. Artık mesele yalnızca ikili ilişkiler değil; Türkiye’nin öncülüğünde yeni bir medeniyet inşası söz konusu. Türk Devletleri Teşkilatı çatısı altında yükselen

Devamı...

Ganira PAŞAYEVA Yaşasaydı 50 yaşında olacaktı…

Rafet ULUTÜRK Bazen öyle insanlar vardır ki, onların yokluğu yıllar geçse de yerini hiçbir şey dolduramaz. Onların hayatını düşündükçe, sanki yeniden varlıklarını hissederiz. Bugün, eğer yaşasaydı, 50. yaşını kutlayacaktı. Ama o, hayattayken olduğu gibi, yine kendi doğum gününü değil, başkalarını düşünecekti. Hayatının her anında vatanına, halkına, insanlara faydalı olmaya çalıştı.

Devamı...

BULGARİSTAN’DA 3 MART TARTIŞMASI: ÖZGÜRLÜK MÜ, YENİ BİR BAĞIMLILIK MI?

Rafet ULUTÜRK Bugün, 3 Mart 2025… Bulgaristan, kurtuluşunun 147. yılını kutluyor. Ancak bu tarih gerçekten bir özgürlük mü, yoksa başka bir büyük gücün vesayetine girmek mi? Bulgaristan halkının bu soruyu dürüstçe kendine sorması gerekiyor. AYASTEFANOS: BİR KURTULUŞ MU, BİR TUZAK MI? 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’nın ardından 3 Mart 1878’de Ayastefanos Antlaşması

Devamı...

İnsanlık Vicdanında Silinmeyen İz: Hocalı Katliamı

Rafet ULUTÜRK 26 Şubat 1992… Azerbaycan tarihine ve insanlığın hafızasına kazınan kara bir gün. Hocalı Katliamı, sadece Azerbaycan’ın değil, tüm insanlığın utanç hanesine yazılan en acı olaylardan biri olarak hafızalarda duruyor. Aradan 32 yıl geçse de, yaşanan vahşet, geride kalanların yüreğinde hâlâ taze bir yara gibi duruyor. Hocalı, Karabağ’ın stratejik

Devamı...

Bahanelerin Gölgesinde Kalan Toplumlar Kaybetmeye Mahkûmdur

Rafet ULUTÜRK Her toplum, bireylerinin zihniyetinden beslenir. Üreten, çalışan, çözüm arayan bireylerin olduğu toplumlar yükselir; bahanelere sığınan, sürekli eksikleri konuşan toplumlar ise geride kalır. Bugün dünyada güçlü ve zayıf toplumlar arasındaki en büyük fark budur: Bahaneler yerine çözümler üretenler kazanır, mazeretlerin arkasına saklananlar kaybeder. Bahaneler, yalnızca bireyleri değil, tüm toplumu

Devamı...

Sevmek Üzerine: İslam’ın Emri, Diğerlerinin Tercihi

Rafet ULUTÜRK Dünyanın büyük dinleri, insan ilişkilerine dair farklı öğretiler sunar. Yahudilik’te sevgi, insanın kendi tercihiyle şekillenir. Tevrat, “işine gelirse sev” dercesine bir yaklaşım sunar. Hristiyanlık’ta ise İncil, sevgiyi bir ideal olarak öne koyar ama uygulamak tamamen kişinin isteğine bağlıdır: “Canın istiyorsa sev.” Peki ya İslam? İslam, meseleyi bir emir

Devamı...

Zeka: Gerçekten Kullanım Meselesi mi?

Rafet ULUTÜRK Genellikle zekânın bir kas gibi olduğu, çalıştırıldıkça geliştiği ve kullanılmadığında köreldiği söylenir. Ancak, bu görüş gerçekten her birey için geçerli mi? Ya zekânın kullanımı ve gelişimi sadece bireysel çabaya bağlı değilse? Belki de zekâ, sadece bireyin tercihlerine değil, çevresel faktörlere, eğitim sistemine ve kültürel yapıya da bağlıdır. Zekânın

Devamı...

Ortadoğu’nun Yeniden Şekillenen Dengesinde Türkiye’nin Stratejik Konumu

Rafet ULUTÜRK Ortadoğu, tarih boyunca sürekli değişen siyasi dengeler ve güç mücadeleleriyle şekillenmiş bir bölge olarak, bugün yine bir dönüşüm sürecinden geçiyor. Ancak bu kez değişimin merkezinde yer alan ülke, giderek artan etkisiyle Türkiye. Ankara, geçmişte olduğu gibi yalnızca sınır güvenliği veya ekonomik çıkarlar doğrultusunda hareket eden bir aktör olmaktan

Devamı...

GÖKTÜRKLER’DEN SELÇUKLU VE OSMANLI’YA: KAHRAMANLARIMIZI HATIRLAMAK

Rafet ULUTÜRK Tarihin tozlu sayfalarına baktığımızda, Türk milletinin kaderini değiştiren, çağ açıp çağ kapatan kahramanların izlerini görmek mümkündür. Göktürkler’den başlayıp Selçuklu ve Osmanlı’ya kadar uzanan bu destansı yolculuk, sadece zaferlerle dolu bir tarih değil, aynı zamanda bağımsızlık, adalet ve liderlik anlayışının da bir yansımasıdır. Gelin, bu kahramanları bir kez daha

Devamı...

Türkiye’de Asıl Mesele: Bürokrasi ve Komisyonculuk Düzen

Rafet ULUTÜRK Türkiye’de birçok sorun konuşulur, tartışılır; ekonomi, siyaset, dış güçler ve hatta toplumun bilinç düzeyi üzerine uzun analizler yapılır. Ancak çoğu zaman, bu sorunların kökünü oluşturan bir mesele göz ardı edilir: bürokrasideki komisyonculuk düzeni. Devlet mekanizmasının omurgasını oluşturan bürokrasinin, halk için adalet ve hizmet üretmesi gerekirken; bazı bürokratların yaptığı

Devamı...

Türkiye’nin Suriye Hamlesi: Sessiz Dünyaya Verilen Mesaj

Rafet ULUTÜRK Geçtiğimiz günlerde Suriye Cumhurbaşkanı’nın Türkiye’ye gerçekleştirdiği ziyaret, sadece iki ülke arasında diplomatik bir temas olmanın çok ötesine geçti. Bu ziyaret, uzun yıllardır devam eden kaosun merkezinde yer alan Orta Doğu’da yeni bir dönemin kapılarını araladı. Dünya, bu ziyareti sessizce izlerken aslında büyük bir gerçeği de görmezden gelemedi: Suriye’nin

Devamı...

Yeni Bir Başlangıç İçin Çağrı

Rafet ULUTÜRK Kendi Gerçek Hikayelerimizi ve Türkülerimizi Ortaya Çıkarmalıyız: Yeni Bir Başlangıç İçin Çağrı Tarih, bir milletin kimliğinin en önemli yapı taşlarından biridir. Bu kimlik, sadece geçmişin zaferleriyle değil, aynı zamanda zorluklarla, acılarla, kayıplarla şekillenir. Türk milletinin tarihindeki büyük zaferler kadar, işgaller, yokluklar, mücadeler ve bu mücadelenin her anında yankı

Devamı...

Türklerde Edep: Bireysel ve Toplumsal Sorumluluk Arasında İnce Bir Denge

Rafet ULUTÜRK Edep, Türk toplumunda ahlakın pratik bir yansıması, toplumun uyum içinde kalmasını sağlayan sessiz bir rehberdir. Ancak bu kavramın yüzeysel bir nezaketten öte, bireyin kendine, çevresine ve topluma karşı sorumluluğunu derinleştiren bir anlamı vardır. Türk toplumunda edep, yalnızca görünen tavırlar ve yüzeysel kibarlık değil, bireyin iç dünyasında kök salan

Devamı...

Kitap, İnsanlığı Anlamak ve Kendini İnşa Etmek

Rafet ULUTÜRK Kitap ve Okumanın Önemi: İnsanlığı Anlamak ve Kendini İnşa Etmek “Kitap, dünyaya açılan bir penceredir.” Bu cümle belki de kitapların insan hayatındaki yerini en sade şekilde anlatır. Kitaplar yalnızca bilgi sunmaz; bir kimlik inşa eder, insanın ufkunu genişletir ve ona dünyayı tanıtır. Bir kitap, sadece kelimelerin toplamı değildir;

Devamı...

Türk Dünyasının Okyanusu: Türkiye

Rafet ULUTÜRK Türk dünyasının bir parçası olmak, yalnızca bir milletin içinde yer almak değil; binlerce yıllık bir tarihin, ortak bir kültürün ve köklü bir medeniyetin parçası olmaktır. Bu birliktelik, tıpkı okyanusun her damlasını bir araya getiren bir sistem gibi işler. Gökyüzünde çakan şimşekler, yağmurla bereketi taşır; bu bereket dağların yamaçlarından

Devamı...