“Türk-İslam Davasında Bayraktarlık: Türkiye’nin Tarihi Görevi”
Şakir ARSLANTAŞ
Türk milletinin tarihi misyonuna baktığımızda, 1500 yılı aşkın süredir Türk-İslam davasının bayraktarlığını yaptığını görüyoruz. Bu dava, Türkiye’nin geçmişten günümüze üstlendiği bir misyon olarak yalnızca bir milletin değil, bir ümmetin ve insanlığın yükünü omuzlamaktır. Tarihin karanlıklarında yol açan bu bayrak, bugün de Türkiye’nin elinde dalgalanmakta ve bizi geleceğe taşımaktadır.
Türk-İslam davasını, bir kuşa benzetelim. Bu kuşun iki güçlü kanadı var: Biri Türklük, diğeri İslam. Bu iki kanat, birbirine muhtaç ve ayrılmaz bir bütündür. Eğer bu kanatlardan biri zayıflarsa, o kuş uçma yetisini kaybeder, gökyüzünde süzülmeyi bırakır ve yere düşer. Bu kanatlardan birinin eksikliği, onu av olmaktan kurtaramaz. Her tür tehlikeye açık hale gelir; kurda, kuşa, böceğe yem olur. Bu nedenle, Türk ve İslam kimlikleri arasındaki bu güçlü bağ, yalnızca milletimiz için değil, dünya barışı ve insanlık için de çok önemlidir.
Türklük, bu topraklara can veren, milletimizi bir arada tutan kültürel ve milli kimliğimizdir. Tarih boyunca Türk milleti, adaleti, hoşgörüsü ve cesareti ile dünyaya örnek olmuştur. Fakat Türklüğümüz, İslam’ın ruhu ile birleştiğinde, yalnızca milli bir kimlik değil, aynı zamanda evrensel bir misyon taşır hale gelir. İslam’ın barış, adalet ve kardeşlik mesajı, Türk milletinin cesareti ve azmi ile birleştikçe daha da güçlenir.
Bugün Türkiye, dünyada mazlum milletlerin sesi, hak ve adaletin bayraktarı olma yolunda ilerliyor. Ancak bu kutlu yol, ancak iki kanadını da güçlü tuttuğumuz sürece sürdürülebilir. Her iki değerin de korunması, gelişmesi ve gelecek nesillere aktarılması, yalnızca bizim için değil, dünya için bir sorumluluktur.
Sonuç olarak, Türk-İslam davasının bayraktarlığını yapmak Türkiye’ye yakışır. Bu görevi en iyi şekilde sürdürebilmek için Türklük ve İslam kanatlarımızı güçlü tutmalıyız. Bu birlikteliği korumak, yalnızca milletimizin değil, tüm insanlığın huzuruna ve barışına hizmet edecektir. Türk milleti, tarihte olduğu gibi bugün de adaletin, hoşgörünün ve gücün sembolü olmaya devam edecek; bayrağı gökyüzünde en yükseklerde dalgalandıracaktır.