Hayatın Kırılganlığı ve Gerçek Yüzü

Derya YILDIRIM

Hayatın ne kadar kırılgan olduğunu düşünmek, insana varoluşun gerçeklerini hatırlatır. Şimdi bir düşünün,

hepimiz yoldayız; kimimiz daha yeni bir yolculuğun sonunda, kimimiz bir başka yolculuğa hazırlanıyor. Ancak hiçbirimizin garantisi yok. Ne ayakta duranın, ne oturanın, ne yürüyenin… Ruh bir saniyeliktir; “küf” dedi mi, gider. Ne zaman, nerede, nasıl geleceği bilinmez. Bu belirsizlik, hayatın en değişmez gerçeğidir.
İşte bu yüzden, bir saniyesine bile hâkim olamadığınız bir hayat için, bu kadar çırpınmanın, bu kadar hırsın, bu kadar entrikanın anlamı var mı? Bir düşünün; ne kadar güçlü olduğunuzu, ne kadar zengin olduğunuzu ya da ne kadar itibarlı göründüğünüzü her an yok edebilecek bir sistemin içindeyiz. Elinizde olmayan bir şey için çabalayıp durmanın, başkalarını ezmenin, ahlaktan ve doğruluktan uzaklaşmanın gerçekten bir anlamı var mı?
Hayat, kontrol edemeyeceğimiz anların toplamıdır. Bir nefes alırız ve o nefesin devamının gelip gelmeyeceğini bilemeyiz. Bu gerçek, insanı sarsmalı; çünkü bu sarsıntı, bizi gerçek hayatın farkına varmaya, daha derin bir anlam aramaya yöneltir. Eğer kontrol edemeyeceğiniz bir hayat yaşıyorsanız, bu hayatın kıymeti, hırslarınızdan ve hayallerinizden değil, şu anki duruşunuzdan gelir.
Hayatın her anını, erdemli bir insan olmayı amaçlayarak yaşamalıyız. Çünkü aslında, bizi insan yapan sahip olduğumuz değerlerdir. Bir saniyemize bile hâkim olmadığımız bir dünyada, kendimize hâkim olmak, hem bu hayatın hem de sonrasının en büyük güvencesidir. Bu kadar kısa ve kırılgan bir yolculuk için, fırıldak olmanın, aldatmanın, dürüstlüğü terk etmenin hiçbir anlamı yoktur. Hakikat, dürüstlük ve erdemle yaşamak, ruhumuzu sakin ve huzurlu kılmanın tek yoludur.
Belki de hayatı, bu basit ama derin hakikati fark ederek yaşamalıyız: Elimizde olmayan bir hayat için değil, kendimizde bulduğumuz gerçekler için yaşamayı öğrenmeliyiz. Çünkü bizi geleceğe değil, yaşadığımız ana bağlayan şey, doğru bir insan olabilme çabasıdır. Ve bu, her an sona erebilecek bir yolculukta, geride bırakacağımız tek gerçek mirastır.