Pontusçu Zihniyet Uyanıyor
BGSAM – İstanbul
Tarih: 12 Temmuz 2019
Anavatanımızda da artık iyi tanıdığımız bir zihniyet ve tavırla karşılaşıyoruz.
AK Parti Kocaeli / Başiskele ilçe başkan yardımcısı Süleyman Özkaraaslan’ın basına sızan düşmanlık zihniyeti, yeni seçilen İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Yunanistan’a gidip Pontos haritası önünde fotoğraf çektirmesinden sonra yüreğimizde cız eden ikinci iğrenç olay oldu.
Hiçbir kimse, hiç birimizin milli duygularımıza, anavatan sevgimize, Türklüğümüze dil uzatamaz. Bu sözler ciğerinin derininde pontos nüktesi olmayan birinin ağzından böyle sözler çıkmaz.
Biz Bulgaristan Türkleri 600 yıl Osmanlı devrinde ve 100 yıl da daha sonra o topraklarda iman ettik, Müslüman Türk ruhu yaşattık, Türkçe konuştuk, alın teri döktüğümüz toprakları vatan sevgisiyle bağrına bastık. Biz, 1989’da Bulgaristan’dan kovularak anavatanımıza sığınan Bulgaristan Türkleri, Biz Yemen, Edirne, Çanakkale ve Sakarya Savaşlarında sakat kalan gazilerin koynunda kanatlanmış Türk mücahitleriz.
Bizi Bulgaristan’dan kovanlarla Türkiye’den kovma zihniyetiyle yaşayanlar arasında hiçbir fark görmüyoruz. İzninizle bir hatırlatmada bulunayım.
Saksonya-Coburg-Gotha prensi I. August’un (Augustus) en küçük oğlu ve Fransa kralı Louis-Philippe’in torunu olan I. Ferdinand Saks-Koburg- Gotski 1887’de Bulgar Prensliğine Prens olarak atanır ve 1908’de kendini Çar ilan eder.
20 Mayıs 1910’da Bulgar Çarı’nın kuzeni olan Büyük Britanya ve İrlanda Kralı ve Hindistan İmparatoru (1901-1910) olan Saks-Koburg-Gota sülalesinin birincisi olan VII. Edward vefat eder. I. Ferdinand Sofya’dan Londra’ya gider ve cenaze merasimine katılır. Ferdinand, Sofya’da sahne takımları hazırlayan bir terziye diktirdiği, Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethetmesi sonucu 29 Mayıs 1453’te Osmanlı askerleri ile çarpışırken öldürülen XI. Konstantinos’un tören elbiselerini bavulunda saklı tutuyordu. O, Londra’da 1912’de Edirne’ye saldırma planlarını açıkladı ve Bulgaristan Başkentini Sofya’dan Ege adalarından Rodos’a taşıma niyetini ve Bulgaristan Müslümanlarından Hıristiyanlığı kabul etmeyenleri Anadolu’ya kovacağını gizlemedi.
Bilmeyenlere anlatmayı bilgilendirmeyi bi borç biliyoruz, biz XX. Yüzyılda Avrupa’dan aşılanan Bulgar Çarları ve komünizm uşaklarıyla bir gün değil, bir saat bile ara vermeden Türk kimliği mücadelesi verdik ve kovulunca anavatanımıza sığınmak zorunda kaldık.
Bizim vatan kavgamız bugün anavatanımız Türkiye’de de yalnız dış düşmana karşı değil, pontos zihniyetiyle başkaldıran ve hem iktidar hem de ana muhalefet partisinin bünyesine sızan, bazı güçlerle amansız mücadele şeklinde devam etmek zorunda olduğunu görüyoruz ve bu yüzkarası iletin kökü kazınmadan bize burada da rahat hayat olmadığına daha kesin inanıyoruz.
Türklüğün bir ruh hali olduğunu ve onu yaşatmanın tüm Türklerin başat ödevi olduğunu belirtirken, Türkiye Cumhuriyetinin yöneten ilgililerden gerekli önlemleri acilen almaları gereğine saygıyla dikkat çekiyoruz.
BGSAM
İstanbul
Resim konusunda çok talep olduğu için resmi de koyuyoruz: ALTTA
Fotografın arkasında Pontus Rum Devletine ait haritanın yer aldığı görünüyor.