BGSAM BASIN BÜLTENİ
Büyük Atatürk’ün, dahili ve harici düşmanlarca yok edilmeye çalışılan 600 yıllık imparatorluğun küllerinden kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’nin 2. yüzyılına geçişinin haklı gururuna tanıklık eden Türk Ulusu tarihi günler yaşıyor.
“Benim naciz vücudum, bir gün elbet toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır”. K. Atatürk
Atatürk’ün Türk gençliğine emaneti şanlı devletimizin bekası, bu gün en emin ellerde ve güvenle geleceğe taşınmaktadır.
Engel olamadıkları şehitlerimizin kanlarıyla kurulmuş Türkiye Cumhuriyeti ile Türk’ün varlığını silme gayesinden vazgeçmeyen müttefik görünümlü düşman devletler revize ettikleri planlar ve içimizdeki Türk kimlikli hainlerle işbirliği içerisinde kötü emellerinden hiçbir zaman vazgeçmemektedirler.
Büyük Atatürk’ün ölümünden hemen sonra başladıkları operasyonlarda, Nato ve içimizdeki Nato Seviciler vasıtası ile ülke yöneticileri süper güçlerin kötü niyetlerine payanda olarak kullanılmıştır.
Halk açık denizde, gemideki yolcu gibidir. Halk sağa, sola yığılarak ancak geminin dengesini değiştirebilir. Fakat Doğru Kaptandır, Doğru zamanda gemiyi, doğru rotadaki limana demirleyecek olan.
Bu nedenle geçmişte kaptanların seçimi hiçbir zaman yolculara bırakılmamıştır ve O Kaptanlar süper güçlerin mülakatlarından geçmiş! onların menfaatlerinin rotasını takip edenlerden seçilmiştir.
Yıllarca Türk halkına demokratik seçimler adı altında yutturulan bu öğrenilmiş çaresizlik çıkmazı sonunda Türk halkının uyanışına ve milli şuurda birleşmesine vesile olmuştur.
1990 ların başında değişen Dünya ve SSCB’nin dağılması ile oyun kartlarının yeniden karılacağını hemen gören Türkiye Cumhuriyeti Aklı, görünmeyen esaretten kurtulmak için bunu bir fırsata dönüştürmüştür.
Bundan sonra adım adım, itinayla uygulanan projelerle devletin yönetimi yabancıların etkilerden arındırılmaya çalışılmış ve Türkiye Cumhuriyetinin 2. Yüzyılı içim berrak gelecek planları uygulamaya konulmuştur.
Türkiye Cumhuriyetinin üst Aklı, sadece ülkemiz için değil Balkanlar ve tüm Türk dünyası için oluşan projelerin aktif aktörü olmaya başlamıştır.
TÜRKİYE DÜNYA TÜRKLERİNİN DE BİR UMUDU, BİR SİGORTASI, BİR ÖNCÜSÜ OLMUŞTUR.
Türkiye artık sadece iç sorunlarla boğuşan, söz dinleyen değil sözüne dikkat edilen bir ülke olmuştur.
Danışan, icazet alan değil , Fikrine önem verilen , Dünya politikalarında adı geçen bir ülke olmuştur. Artık Türk milletinin kaderi ve rotası kendi seçtiği Liderleri tarafından tespit edilir durumdadır.
BAZI DÜNYA ÜLKELERİ BUNU HAZMEDEMEMEKTEDİRLER. BU NEDENLE ESKİ DÜZENLERE DÖNÜŞ İÇİN HER YOLU DENEMEK ÇABASINDADIRLAR.
Hatta bu gayeleri bir varoluş savaşına evrilmekte ve Türkiye düşmanlığında safları sıklaştırmaktadırlar.
Artık Türk’ler yıllar süren esaretten sonra özgürlüğün tadından tekrar vazgeçmeye niyetleri yoktur ve aksi duruma izin vermeyecekleri bir çizgidedirler.
Bu gün Türk Dünyası Türkiye’nin liderliğinde birleşme gayreti içerisindedir.
Türkiye Yönetimi aklı halkların bu haklı ilgi ve sevgisini, sadece Türkiye haritası değil Dünya haritasını öngörerek rotasını çizmesinden kazanmaktadır.
Düne kadar Bizi sınırlarımıza hapsetmeye çalışanlara karşı bu gün Türkiye Cumhuriyeti Mavi vatan diyerek! denizlerdeki hakkıyla yeni sınırlar tanımlarken, stratejik dostlarıyla işbirliği ve yeniden çizilen alternatif Çin Ticaret yol güzergahındaki coğrafi konumuyla daha da güçlü rotalar çizmektedir.
Düne kadar dışa bağımlı olduğu savunma sanayinde muhaliflerin dahi imrenerek takdir ettiği önemli yollar katetmiş, Azerbaycan savaşında Türk İha ve Siha’larıyla kazanılan zaferin sonucu Dünyada yankılanmıştır.
Balkan coğrafyası na ve özellikle Bulgaristan’a özel ilgisini ihmal etmemiş, Osmanlı medeniyetinin miraslarını onararak, yeniden inşa ederek orada yaşayan Türk’lere özgüven kazandırmış yalnız olmadıklarını hissettirmiş dil din ve medeniyetimizin genç nesillere aşılanmasına katkıda bulunmuştur.
BENZER BİR ÇOK GELİŞMELERDEN DOLAYI MENSUBU BULUNDUĞUMUZ BULGARİSTAN VE EVLADI FATİHANLAR ADINA SAYIN CUMHURBAŞKANI MIZ TAYYİP ERDOĞAN’A SONSUZ TEŞEKKÜRLERİMİZİ BİLDİRMEK İSTERİZ.
Ülkemizde yaşanan her türlü tüm sıkıntılara rağmen ali amaçlardan vazgeçmeden ihmal etmeden uygulayan ve her daim desteklerini esirgemeyen CUMHURBAŞKANIMIZ RECEP TAYYİP ERDOĞAN’IN ÜLKE YÖNETİMİNE DEVAMINDA TÜM TÜRK DÜNYASI ADINA HAYIRLI GÖRÜYOR VE CAMİAMIZ ADINA HER TÜRLÜ KENDİSİNİN YANINDA OLDUĞUMUZU BEYAN EDİYORUZ.
Geldiğimiz nokta bir varoluş mücadelesidir. Dünyanın da bildiği gibi Türkiye demek Tayyip Erdoğan demektir. Tayyip Erdoğan demek Türkiye demektir.
Bu seçim, muhalefetin arkasına konuşlanmış ve masanın altına saklanmış, bir takım artık siyasetçiler ile Türk düşmanı dış güçlere karşı verilen milli bir mücadeleye dönüşmüştür.
Dünyanın gözü bu seçimlerdedir. Türk halkı, Cumhuriyetin 2. Yüzyılında devletin yönetimini Türk düşmanı güçlerin kontrolüne bırakmayacak kadar milli bilince sahip olduğuna inanıyoruz.
Hiç şüphemiz yoktur ki TÜRKİYE VE TÜRK HALKI 14 Mayısta da vereceği DOĞRU KARAR ile TAYYİP ERDOĞAN ’ın LİDERLİĞİ ile yine kazanmaya devam edecektir.
Sayın Cumhurbaşkanına Türk Dünyası, Balkanlar ve BULGARİSTAN için yaptıklarından ve dış Dünya’da bize kazandırdığı itibardan dolayı BORCUMUZUN BİR OY ‘DAN ÇOK DAHA OLDUĞUNU N BİLİNCİ VE SORUMLULUĞUNDAYIZ.
11/5/2023