“Türkiye Yara Yara, Vura Vura İlerliyor”
Rafet ULUTÜRK
Saflar Belli Oldu, Yol Türk’ün Yolu –
Türkiye bir savaşın içinde değil sadece… Bir çağın içinden geçiyor.
Sözün değil sesin, diplomasinin değil direnmenin, gösterişin değil gerçek gücün konuştuğu bir dönemdeyiz.
Bir yanda; kanla kurulan, çıkarla yürüyen, petrol ve dolarla beslenen eski dünya düzeni…
Diğer yanda; inançla yürüyen, akılla ilerleyen, alın teriyle yükselen yeni bir Türkiye.
Eskiden Türkiye’ye sadece sınırları içinde söz söyleyen bir devlet muamelesi yapılırdı.
Şimdi… Haritaları açıyorlar, gözleri Türk limanlarına, Türk uçaklarına, Türk koridorlarına çevriliyor.
Çünkü artık Türkiye sadece kendi sınırlarını değil, mazlumların kaderini de yeniden çiziyor.
Zengezur Kilidi Açılıyor
Zengezur…
Asırlardır Türk dünyasını ikiye bölen o ince çizgi.
Şimdi bir millet uyanıyor ve diyor ki:
“Biz bu yolu Türk Yolu yapacağız. Bu koridor bizim geçmişimizle geleceğimiz arasındaki köprüdür.”
Amerika istedi, olmadı.
Çünkü bu topraklarda artık “senin paran burada geçmez” diyen bir irade var.
Azerbaycan ve Türkiye, omuz omuza verip tarihî bir kırılma noktasını yaşıyor.
Zengezur açılırsa; Çin’den Adriyatik’e Türk’ün ayak sesi duyulacak!
Somali’de Kurulan Pusu
Dün yardım gönderdiğimiz topraklarda bugün bize pusu kuruluyor.
İzmir limanından Somali’ye gönderilen Türk kargo gemilerine Puntland güçleri el koydu.
Türkiye “derhal bırakın” dedi.
Ama karşıdan bir küstahlıkla “hayır” cevabı geldi.
Ve dikkat edin!
Puntland yalnız değil. Arkasında kimler var?
Birleşik Arap Emirlikleri, İsrail, Fransa…
Ve sessizce göz kırpan Avrupa.
Bu bir ticari kriz değil, bu bir bayrak savaşı!
Bayraklarımızın dalgalandığı her yer artık hedefte.
Yemen’de Bir Başka Cephe
Ve şimdi Yemen sahnesinde Husi kartı devrede.
Ne dediler?
“Türk gemileri Kızıldeniz’den geçemez.”
Sebep?
“Siz İsrail’in yanında yer alıyorsunuz.”
Düşünebiliyor musunuz?
Türk’ün her yere barış götürmesini bile suç sayan bir anlayış bu!
Halbuki biz gittikçe umut yeşeriyor, biz vardıkça çocuklar ölmekten kurtuluyor.
Ama işte gerçek bu:
Türkiye nerede yürüyorsa, eski düzenin bekçileri orada panik yaşıyor.
Saflar Netleşti, Dünya Türk’ten Korkuyor
Bugün artık saklanma yok.
İsrail, İran, BAE, Avrupa ve tüm sözde “dost” koalisyon bir araya gelmiş durumda.
Amaçları ne mi?
“Türk ilerlemesin. Türk birleşmesin. Türk adaletini götürmesin.”
Çünkü biliyorlar ki; Türkiye’nin güçlenmesi demek, yıllardır sürdürdükleri sömürgeci düzenin çökmesi demek.
Çünkü Türkiye gittiği yere üs değil, okul kuruyor.
Tank değil, ambulans gönderiyor.
Petrol değil, huzur arıyor.
Ve evet, biz bugün;
– Libya’da…
– Azerbaycan’da…
– Suriye’de…
– Somali’de…
– Yemen kıyılarında…
– Karabağ’da…
Yara yara, vura vura ilerliyoruz.
Bir yandan dikenli yolları aşarken, bir yandan göğsümüzde barış bayrağını taşıyoruz.
Bu Yol Türk’ün Yoludur
Ey dünya!
Saflar artık belli oldu.
Kimin ne için savaştığı açıkta.
Ve biz biliyoruz:
Bu çağın en büyük gücü; akıl, adalet ve iradedir.
Ve bu üçü artık Türkiye’nin öncülüğünde birleşiyor.
Tarih bir daha yazılıyor.
Bu kez kalemi Türk tutuyor.
Ve bu defa;
Durduramayacaksınız!
Susturamayacaksınız!
Engelleyemeyeceksiniz!
Çünkü bu millet;
Her darbenin ardından ayağa kalkmayı,
Her pusunun ardından yola devam etmeyi,
Her ihaneti basiretle göğüslemeyi bilir.
Bu yol bizimdir.
Bu ses Türk’tür.
Bu yürek Turan’dır.
Unutmayın: Biz barış için geldik… Ama gerekirse, barışı da savaşa savaşa getireceğiz!

