Aynı Oyunun Farklı Sahnesi: Dün Doğan’dı, Bugün Peevski mi?
BGSAM
Bugün Bulgaristan siyasetinde olup bitenleri anlamakta güçlük çeken yalnız halk değil. Asıl anlaması gerekenler, dün “Doğan Baba” diye methiyeler dizenlerin, bugün “Peevski’nin gölgesinde” kendine yer arayanlar. Dünün alkışçıları bugünün vaizleri oldu, ama aynı yalan, aynı düzen, aynı derin sessizlik hâlâ devam ediyor.
Bir düşünün…
Bugün “Yeni Başlangıç” diyenlerin neredeyse tamamı, daha dün Ahmet Doğan’a secde edercesine övgüler diziyordu. Ellerinde videolar, dillerinde methiyeler vardı. Onlar sadece siyasî figürlere değil, bir düzene, bir çıkar mekanizmasına, halkı uyutan bir düzmeceye hizmet ediyorlardı.
Peki halk ne yapıyordu o zaman?
Uyarıyordu!
“Bu parti artık bizim değil, bunlar Türk’ü değil, kendini düşünenleri temsil ediyor!” diyordu.
Ama Meclis’teki vekiller, belediyelerdeki başkanlar, parti yöneticileri… Hepsi kör, sağır ve dilsizdi.
Bugün “aydık, değişiyoruz” diyenlerin dün bu düzenin direği olduklarını kim inkâr edebilir?
Doğruya doğru, eğriye eğri:
Bugün “Peevski ile temizleniyoruz” diyenlerin, dün Doğan’la kirlendiğini herkes biliyor.
Ama mesele sadece isim değil, zihniyet meselesi.
Doğan’la halkı kandırdılar.
Şimdi de Peevski’yle aynı oyunu oynuyorlar.
Sahne değişti, perde yeni, ama senaryo aynı.
Çünkü sorun isimde değil, sistemde.
Halkı temsil etmeyen, yukarıdan atanmış, aşağıya hesap vermeyen bir düzende dün Doğan olur, bugün Peevski olur, yarın başka biri. Ama halk hep aldatılan olur.
Peki değişen ne?
Hiçbir şey.
Birileri hâlâ “Türk’ün partisi” yalanına sarılıyor.
Hâlâ koltuk için kimliğini pazarlık konusu yapıyor.
Hâlâ halkı susturup kendi cebini doldurmanın peşinde.
Ama artık yeter!
Bu halk aptal değil.
Hafızası zayıf olabilir ama kalbi sağlam, vicdanı diri.
Artık kimsenin “dün Doğan’ı sevdim, bugün Peevski’yi seviyorum” deme lüksü yok.
Çünkü mesele şahıslar değil, ihanete karşı verilen bir onur mücadelesi.
Ve biz soruyoruz:
Bu millet ne zaman gerçek temsilcilerine kavuşacak?
Ne zaman Türk’ün adıyla oynayan değil, derdiyle dertlenen liderler göreceğiz?
Ne zaman bu halk hak ettiği onurlu yönetime ulaşacak?
Doğru cevap ne kadar gecikirse, çürüme o kadar derinleşiyor.
Ama bilin ki bu halk, dün sustu ama bugün uyanıyor.
Yarın ise konuşacak.
Ve o zaman, ne Doğan kalır ne Peevski…
Sadece hesabını verecek olanlar kalır.