ASENOVGRAD FİLİBE SEYHATİMİZDEN

“DÜNDEN BU GÜNE PAYLAŞIM” PROJESİ PLOVDİV – ASENOVGRAD

“Dünden Bugüne PAYLAŞIM” Projemiz kapsamında Bulgaristan’ın çeşitli kentlerine yapmış olduğumuz Sosyal ve Kültürel amaçlı ziyaretlerimizden, 16-18 Aralık 2022 tarihinde Bulgaristan’ın Eski adı Philippopolis olup bugün Bulgaristan’ın Sofya’dan sonraki ikinci büyük merkezi PLOVDİV-FİLİBE’dir.

BUGÜN FİLİBE BULGARİSTAN’IN KÜLTÜR BAŞKENTİ

Geçmişin ruhunu bugünle uyum içinde geleceğe taşıyan Filibe, müzeleri, konser salonları ve tiyatro binaları ile bugün Bulgaristan’ın “kültür ve sanat başkenti” olarak anılıyor.

Osmanlı hâkimiyeti döneminde Balkanlar’daki önemli şehirlerarasında yer alan, aynı zamanda cami, medrese gibi yapılarıyla ve burada yetişen ilim adamlarıyla önde gelen Türk-İslâm merkezlerinden biri olan Filibe, Yukarı Trakya ovasında Meriç nehrinin iki yakasında kurulmuş nezih bir şehir FİLİBE (Plovdiv)’den başlayarak ziyaretlerimize başladık. Şehrin eski merkezi, geniş bir alanın ortasında kayalıklardan oluşan beş tepenin üzerinde yer almaktadır.

1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı, nam-ı diğer 93 Harbi sonrasında imzalanan Berlin Antlaşması ile Filibe Osmanlıya bağlı statüde kalan Doğu Rumeli Vilayeti’nin idari merkezi olmuş. Ardından da 1885’te Doğu Rumeli’nin Bulgar Prensliği’ne bağlanması, daha sonra 1908 yılında bağımsızlığın ilanıyla, kent bağımsız Bulgaristan topraklarına katılmıştır.

Filibe, Bulgaristan’ın başkenti Sofya’nın güneydoğusunda ve Meriç nehri kıyısındadır. Şehir, Yukarı Trakya Ovası’nın batı kısmını oluşturan ve bir birikinti ovası olan “Filibe Ovası”nın güney kesimindedir. Oradan kuzeybatıda Sredna Gora sıradağlarının zirveleri, doğuda Chirpan Tepeleri ve güneyde Rodop Dağları yükselir.

Ziyaretlerimize ilk olarak bölgede adı ESKİŞEHİR diye anılan Osmanlı Mahallesini ve içinde bulunan çeşitli tarihi konaklar, Roma’dan kalma stad toplantı mekânları ile Osmanlı’dan kalma evleri ziyaret ederek çok sayıda fotoğraf ve Videolarını kayıt ederek belgeledik.

Ziyaretlerimize FİLİBE FATİHİ LALA ŞAHİN PAŞA’nın şehri aldıktan sonra şehirde yapmış olduğu imar ve düzenleme çalışmalarından en önemlisi olan ve MERİÇ nehri üzerinde bulunan tarihi köprüyü ziyaret ederek köprünün ayağına yakınında bulunan ŞEHABETTİN İMARET Camiini ziyaret ettik.

“ŞEHABETTİN İMARET CAMİİ” Banisi olan,

“LALA ŞEHABETTİN PAŞA’nın ve ecdadımızın FİLİBE‘de yaptırmış olduğu çok sayıda eserler den onca zorluk ve yıkımdan talandan kurtularak ayakta kababilmiş nadir eserlerden birisidir.

Hatta bu CAMİİ 1970’li yıllarda restore edilmiş Ülkede komünist rejimin yıkılması ile birlikte 1992 yılında şahsımında “VAKIF MÜDÜRÜ” olarak görev yaptığımız dönemde ibadete açılarak hizmete alınması şerefini yüce Allah (cc) bizlere nasip etti. Şükürler Olsun.

ŞEHABETTİN İMARET CAMİİ

Adından da anlaşılacağı gibi sadece namazgâh olarak değil, sosyal aktivitelerini yerine getiren bir imaret, aşevi olarak düzenlenerek insanlığın hizmetine sunulmuş olmasına rağmen, Bulgaristan’da bundan önceki ziyaretlerimizde de görüp şahit olduğumuz gibi Kültürel soykırıma uğrayan eserlerin durumuna düşmesi artık an meselesi gibi görünüyor.

Çünkü İMARET’den geriye sadece mescit bölümü kalmış diğer eserler yıkılmış yağma edilmiş olmakla beraber,

“LALA ŞAHİN PAŞA”nın türbesi de bakımsız olarak kaderiyle baş başa bırakılarak adeta yıkılan İMARET’İN aş evi bölümünün kaderine terk edilmiş olması bizleri yürekten ızdıraba gark etmiştir.

Ecdat yadigârı bu tür Kültürel ve Türk-İslam mühürlü eserlerin tamamen sahipsiz, bakımsız olarak yıkıma ve ortadan kalkmasına rıza gösteren bölgede vazifeli tüm yetkili mercileri şiddetle kınıyoruz.

Ziyaretlerimizin duygusal boyutundan sıyrılarak üzüntü ve Kederimizi arkada bırakıp “MURADİYE (CUMA) CAMİİ’ne geçtik…

Bu camii 1425 civarında II. Murat tarafından inşa edilmiştir. Cami 1199’da (1785) I. Abdülhamit tarafından yeniden yaptırılmış ve bu sırada II. Murat kitâbesi yerine I.Abdülhamit kitabesi yerleştirilmiştir. Caminin orijinal minaresi, ilk dönem Osmanlı mimarisinin özelliğini yansıtan eşkenar dörtgen iki renkli tuğlalardan yapılmıştır. Zelzele sırasında tahrip olan iç nakışlar, Edirneli Seyyid Nakşibendî Mustafa Çelebi tarafından 1234’te (1818-19) Osmanlı barok stilinde yeniden boyanmış olup halen bu haliyle korunmaktadır.

Bu ziyaretlerimiz bizleri oldukça sevindirip gururlandırdı.

Bu güne kadar yaptığımız ziyaretlerimiz ve incelemelerimiz içinde en bakımlı ve insan eli değdiği belli olan bu ecdat yadigârı eserin restore edilerek,

05 Eylül 2008 tarihinde açılışının resmen yapılmasındaki imzanın “İSTANBUL BÜYÜK ŞEHİR BELEDİYESİ”

Olmasını bölge halkından memnuniyetlerini ifade ederek dinledik.

Bizlerde büyük onur ve gurur duyduk.

Emekleri geçenlerden Allah (cc) razı olsun. FİLİBE ziyaretlerimize şehir merkezine bağlı ve çok yakın İlçe merkezi olan Asenovgrad’a (Istanıbaka) geçtik.

Bu şirin ve mütevazı İlçe merkezinde küçük ama her yönüyle ecdadı hatırlatan “ESKİ CAMİİ”yi ve yapımına 2011 yılında başlanarak 2020 yılında bitirilip ibadete açılan, Günümüz mimarisinin temsilcisi olan

“YENİ CAMİİ”yi ziyaret ettik.

Avrupa’nın ve Hıristiyan âleminin bunca baskısına, yıkım projelerine rağmen yapılan bu yeni ve ihtişamlı eserler bizlere geleceğimizle ilgili büyük moral verdi. Bu eserler için emek verip ter dökenleri şahsım ve BULTÜRK adına tebrik ediyor takdirlerimizi iletiyoruz.

Bu güne kadar SİVİL TOPLUMLARLA İLİŞKİLER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ve BULTÜRK’ÜN ortaklığında gerçekleştirilen proje kapsamında Bulgaristan’da belirtilen 7 bölgeyi toplamda 400 kişilik ziyaretçi gruplarına hizmet verdiğimiz,

“DÜNDEN BUGÜNE PAYLAŞIM” Projemiz bu seyahatimizle tamamlanarak istenilen hedefe başarı ile ulaşıldı.

Seyahatlerimiz esnasında gördüğümüz aksaklık ve eksiklikleri fotoğraf ve videolarla kayıt altına alarak giderilmesi için uygun görülen çalışma ve hizmetleri bir çalıştay raporu titizliği ile belgelendirip yetkili makamlara bilgi ve çözüm amaçlı olarak arz edilmek üzere Kitap halinde sunarak arşivimize koyduk.

BULTÜRK olarak yapılan bu hizmet ve Seyahatlerimize destek olan Saygın kişi ve kuruluşlarımız başta Sayın

İÇ İŞLERİ BAKANLIĞIMIZA, Saygın İSTANBUL VALİLİĞİMİZE, sonsuz şükranlarımızı arz ediyoruz. Otobüsler konusunda da Metin KORKMAZ Beyefendiye de teşekkür ederiz.

Bir dahaki çalışma ve Hizmet proje ve hizmetlerimizde görüşmek üzere sağlıklı ve mutlu günler yıllar diliyoruz. 18 Aralık 2022

“İYİ Kİ VARSINIZ.”

BULTÜRK’Ü İZLEMEYE DEVAM EDİNİZ.

Rafet ULUTÜRK
BULTÜRK
Genel Başkanı