Almanya’nın Heron Oyunu: Satın Alma mı, Destek Paketi mi?

Gösterişli Bir Anlaşma

Almanya’nın İsrail’den Heron tipi İHA’lar için ödediği fahiş meblağ, aslında kimseyi şaşırtmamalı. Çünkü bu sadece bir “alım” değil, aynı zamanda bir destek paketi. Türkiye’nin Bayraktar ya da Anka SİHA’larıyla kıyaslandığında yüz kat pahalıya gelen bu anlaşma, bir askeri ihtiyaçtan çok, siyasi bir mesaj.

Gizlenen Hesaplar

Düşünün: Aynı paraya yüzlerce Türk SİHA’sı alınabilirken, Almanya neden üç beş Heron’a bu kadar yüksek bedel ödüyor? Cevap basit: Bu işin adı İsrail’e savaş desteği. Çünkü bu rakamların arkasında bakım, eğitim, mühimmat bahanesi var, ama asıl amaç İsrail’in kasasını doldurmak.

Tarihsel Bagaj ve Politik Jest

Almanya, İkinci Dünya Savaşı’nın gölgesinden hâlâ çıkabilmiş değil. İsrail’e karşı sürekli bir “tarihsel borç” psikolojisiyle hareket ediyor. Bu yüzden yaptığı her anlaşma aynı zamanda bir politik jest niteliğinde. Bedel şişirilmiş mi? Önemli değil. Önemli olan İsrail’e verilen güvence.

Dolaylı Savaş Finansmanı

Heron anlaşmalarıyla Almanya bir taşla iki kuş vuruyor: Ordusuna hazır bir sistem kazandırıyor, ama aynı zamanda İsrail’in savaş ekonomisini de güçlendiriyor. Yani bu sözleşmeler, sadece askeri değil, ekonomik ve stratejik destek anlamına geliyor.

Türkiye ile Çarpıcı Fark

Türkiye’nin SİHA’ları, hem daha ucuz hem de sahada başarıyla kendini ispatlamış durumda. Buna rağmen Almanya, daha pahalı, daha az etkin bir sistemi tercih ediyor. Neden? Çünkü mesele teknoloji değil, siyasi bağlılık. Bu tercih, Almanya’nın “kimin yanında saf tuttuğunu” da açıkça gösteriyor.

Son Söz

Kimse kandırılmasın: Almanya’nın bu anlaşmalara ödediği milyarlar, sadece İHA satın alma masrafı değil. O paranın önemli bir kısmı, İsrail’in savaş hazırlıklarına dolaylı bir katkı. Buna “askeri işbirliği” demek safdillik olur. Bu düpedüz, savaş desteğidir.

Ertaş ÇAKIR