9 Haziran 1923 Darbesi
Tarih: 09 Haziran 2019
Yazan: Nedim Akın
Konu: Unutulması asla mümkün olmayan bir katliam.
Bulgaristan tarihinde 5 askeri darbe olmuştur. Bunların ikincisi, 21 Mayıs 1920’de seçim kazanıp meclis çoğunluğu sağlayan Başbakan Aleksandır Stanboliyski’nin Bulgaristan Halk Çiftçi Partisi (BZNS) hükümetini 9 Kasım 1923’te devirмiştir. Bu kanlı bir askeri darbedir. Nedenleri, cumhuriyetçi ve reformcu bir kişiliği olan çiftçi lideri Al. Stanboliyski’den, Bulgar Çar’ı III. Boris ve Birinci Dünya Savaşı’nda yenik düşen subaylar ile sağcı politik zümredir. Onlar Stanboliyski reformlarına ve izlediği iç ve dış siyasette karşı çıkmışlardır. Darbeci güçlere şehir zenginleri, aydınlar, sayıları 24 bin olan sığınmacı Beyaz Ruslar da katılmıştır. Başbakan Al. Stanboliyski’nin eli kolu ve kafası kesilerek vahşi şekilde öldürülmesi gibi kirli ve kanlı işlerse İç Makedon Devrim Hareketi – VMRO – kiralık katillerine yaptırılmıştır. Bulgaristan tarihinde yüz karası bu katliam 14 Haziran 1923 günü gerçekleşmiştir.
Günümüzde başkent Sofya’da en yüksek ve görkemli anıt BZNS merkezi önündeki Aleksandır Stanboliyski heykelidir. Sofya ile Plovdiv arasında bir şehir, Kuzey Bulgaristan’da bir baraj ve elektrik santrali, birçok köy ve şehirlerde bulvarlar Aleksandır Stanboliyski adını taşıyor. Stanboliyski, çiftçi kitleyi, emekçi köylülüğü örgütleyen, hasat vakti orakçılarla aynı testiden su için Bulgar halk önderidir. Soyadını İstanbullu bir zanaatçı olan ve sonra Pazarcık ilinin Slavovitsa köyüne dönen babasının lakabından almıştır.
Eğer Bulgar köylerinde ilk köklü reformları yapan halk liderinin kara sabanı pullukla değiştiren, tarıma kredi sağlayan, göletler kurdurup sulama ve gübreleme teknikleri geliştiren, eski meyse, sebze ve bağ cinslerini değiştirip rekolteyi arttıran, Bulgar köyünden ihracatı başlatan Büyük Vali Mithat Paşadan sonra, tarım reformunu derinleştiren önder AL. Stanboliyski olmuştur. O, topraksız köylülere devlet ve belediye toprağı dağıtmış, Varna, Şumnu, Pleven bölgelerinde Türk okullarına da olmak üzere gelir kaynağı olarak işlenir toprak, orman vb dağıtmış ve destek olmuştur.
Plevne’de Çiftçilik Lisesinde, Almanya Hale’de felsefe, Münih’te Tarım okuyan Stanboliyski çiftçi hareketi ideleriyle daha öğrencilik yıllarında tanışmış ve 1990’da Bulgaristan Halk Çiftçi Partisi kurucularından biri olmuştur. 9 Haziran 1923 askeri darbesiyle yasaklanan bu ilerici hareket ve parti, uzun yıllar illegallik yaşasa da, 1944 yılında 760 bin üyeyle siyasi sahnede yeniden belirmiştir.
Aleksandır Stanboliyski
9 Haziran 1923’te Bulgaristan’da bir askeri darbe yapılmış ve Bulgar toplumunda tırmanan kanlı bir devir başlatmıştır.
Yapılan bir askeri darbedir. Halk Yeminlileri ve Askeri Birlik tarafından, başkent Sofya asker kışlarından taburların ve Bulgaristan’ın diğer yerlerindeki ordu güçlerinin yardımıyla gerçekleştirilmiştir. Bu darbeyle, önderi Al. Stanboliyski olan, Bulgar Halk Çiftçi Birliği’nin yasal hükümeti devrilmiş ve yerine Askeri rejim kurulmuştur. Çarın ve sağcı politik güçlerin Çiftçi hükümeti tarafından izlenen iç ve dış siyasetten hoşnutsuzluğu darbe nedeni olarak gösterilmiştir. 1918’in Ekim ayında taç giyen Çar III. Boris, “yönetmeyen, Çar olma” durumunu değiştirmiştir. Stanboliyski tarafından izlenen reform siyaseti, özel sermaye temellerini değiştirmese de, faizci sermayenin olanaklarını sınırlamıştır. Aynı yıllarda Çar’ın kendisi ve sağcı politik partiler, ilkede (dar sosyalistler) adıyla bilinen Bulgaristan Komünist Partisinin güçlenmesinden de korkmuştur. Bu gelişmeler, sağ politik güçleri Stanboliyski hükümeti devirip iktidara el koymaya itmiştir.
O dönemde, Bulgaristan’ın en güçlü kitle partisi Çiftçi Partisidir. 27 Kasım 1919’da Stanboliyski’nin Paris-Neylly Atlaşmasını Bulgar hükümeti adına imzaladıktan sonra, Stanboliyski başbakan olmuş ve 21 Mayıs 1920’de yapılan meclis seçimlerinde çoğunluk kazanıp, tek başına ilk çiftçi hükümetini kurmuştur. Aynı yıllarda, Birinci Dünya Savaşı yenilgisinin acısını yaşayan ülkede, öteki siyasi partilerin üye sayısı ve gücü azdır. Başkaldırmaya hazırlanan sağ güçler, gruplaşmayı seçip 1922’de önce Anayasal Blok’ta birleşince, Birleşik İlerici Halk Partisi, Demokrat ve Radikal Demokrat Partiler bir çatı altına toplanmıştır. Yeni kurulan bu grup Çiftçi iktidarına karşı olanların başını çekmiştir. Bu siyasi grup legal mücadele yolunu seçmiştir.
Bu gelişmeleri izleyen ordu mensupları ile Çar III. Boris ise Çiftçi iktidarını devirmek amacıyla illegal örgütlenme ve darbe yolunda buluşmuştur. Darbeciler başrolü orduya, kanlı katliamları da VMRO’nun kiralık katillerine yüklemişlerdir. Darbenin askersel teknik ve fiili örgütlenme işleri ise, Askeri Birliğe havale edilmiştir.
Darbecilerin tüm hazırlıkları gizlice Çarın Sarayından yönlendirilmiştir. III. Boris’in bilgisi dışında tek adım atılmamıştır. Darbeci subaylar 1923 yılında ülkenin muhtelif yerlerindeki askeri birliklere sızarak, subaylardan daha büyük kısmını darbeden yana kazanmıştır. 20. Halk Meclisi seçimlerinin Çiftçiler tarafından kazanılması, hükümetin bir süre başını döndürmüş olacak ki, ordu içindeki gizli darbe hazırlıklarını görememiştir. Seçimden sonra, mecliste ana muhalefet partisi durumuna gelen komünistler birbirleriyle boğuşurken, ordu içinde askeri darbe hazırlıkları devam etmiştir. Aynı zamanda, darbe hazırlıklarını yönetenler, Yedek subay örgütlerini ve gençlerin sportif derneklerini de kendilerinden yana kazanmayı başarmıştır.
VMRO , İç Makedon Devrim Hareketi ile Al. Stanboliyski hükümetinin arası açıktır. Hükümet bu kiralık katillerin Petriç ve Köstendil şehirlerindeki örgütlerinin silahlarını toplatmış ve tutuklamalar yapmıştır. Makedon haydutlarını örgütleyen bu siyasetçiler de darbecilere katılmıştır. VMRO yönetcileri daha 1923’ün Nisan ve Mayıs aylarında komplo eylemlerine başlayıp tuzak kurmuşlardır. Bir defasında Sofya Halk Tiyatrosu çıkışında Al. Stanboliyski ve birkaç bakan öldürülmek istenmiştir. Bu suikast denemeleri de hükümetin darbe hazırlıkları ardında duran güçleri görmesine engel teşkil etmiştir.
1923 Mayısında Haskovo çiftçileri önünde konuşan Stanboliyski Çara ve sağcı partilere sert saldırmış ve Çar’ın nüfusuna da gölge düşürmüştür. Bu konuşmadan sonra, 8-9 Haziran 1923 gecesi darbe yapılması işareti önce Saray’dan ve şahsen Çar III. Boris’ten gelmiştir. Sofya dışındaki askeri birliklere darbenin günü ve saatine ilişkin haber özel kuryelerle iletilmiştir. Darbeci hükümete Başbakan olan Prof. Tsankov da kabine kurma emri almıştır. Darbeciler Sofya’da Gen. İv. Rusev’in dairesinde buluşup kararları onaylamışlardır. Darbenin fiili yöneticileri de burada seçilmiş ve onaylanmıştır.
Çar III. Boris darbe hazırlıklarına bizzat katılmıştır. 7 Haziran günü o Pazarcık (Tatar Pazarcık) iline bağlı Slavovitsa köyünde kısa tatil yapan Başbakan Al. Stanboliyski’yi ziyaret etmiştir. Bu ziyaretin amacı başbakanın şüphelerini dağıtmaktır. Darbe Sofya’da başlamış, askeri okul öğrencileri silahlanarak sokakları sarmış, tren garı, posta-telgraf binası ve devlet binaları ele geçirilmiş ve ülkenin il merkezlerine askeri darbe olduğu haberi gönderilmiştir. Polis ve diğer silahlı güçler mukavemet göstermemiştir. Sofya’da bakanlar, milletvekilleri, Çiftçi partisi yöneticileri vb temsilciler tutuklanmıştır. Aynı gece Prof. Al Stsankov Çiftçi hükümetinin devrildiği ve yeni hükümet kurulduğuna ilişkin emri III. Boris’e sunmuş ve imzalatmıştır.
Hükümet darbesine tepki gösteren bir tek Çiftçi partililer olmuştur. Karlovo ve Şumen gibi merkezlerde Çiftçiler ayaklanmıştır. Pazarcık çiftçilerinin isyanını bizzat Al. Stanboliyski kendisi yönetmiştir. Ordu Çiftçi hareketini silah gücüyle bastırmıştır. Stanboliyski tutuklanmış ve köyündeki evine götürülerek, VMRO kiralık katilleri tarafından en ağır işkencelere tabi tutulduktan sonra kolları be başı kesilerek öldürülmüştür.
Bu ayaklanma Bulgar çiftçilerinin XX. Yüzyılda ilk ve son ayaklanması olmuştur. 1944’ten sonra köylülerin toprakları ve tarımsal üretim araçları ellerinden alınarak kooperatifleştirilmiş, 1992’de kooperatifler dağıtılmış ve tarımsal örgüt bozulmuştur. Son 30 yılda Bulgar köylerinde boşalma hareketi başlamış ve hatta ısız bölgeler oluşmuştur. Bu arada, 1944’ten önce 3000 köyde yaşayan Bulgaristan Müslüman Türkleri de artık 1000 köye toplanmış ve geçimlerini özelci tarımla sağlamaya çalışıyorlar.
Yapılan son seçimde – Avrupa Birliği Parlamentosu seçimleri – oyların % 40’ı köylerden ve köy tipi yerleşim yerlerinden gelmiştir. Bu yerleşim merkezlerinden bazılarına oy kullanmak üzere oy verme makineleri konmuş ve oyunu bu makinelerle veren köylü seçmen oylarının % 60’ı geçersiz sayılmıştır.
Bu da Bulgar çiftçisinin bugünkü durumuna bir delildir.
Kiralık katillerin faşist VMRO partisi ise bugün hükümet ortağıdır. Başkanı Başbakan yardımcısı ve Savunma Bakanı olup, Başkan Yardımcısı da AP milletvekili seçilmiştir.
Bizi izlemeye devam ediniz.
Tarihini bilen akıllıdır.
Paylaşınız.